20110110

erken bir deklarasyon yayınlanırsa temelsiz bu yapı üzerimize çökebilir, heyecanımızla hareket etmeyelim

buluşma ve deklarasyon hazırlama önerisine ithafen;
ben de buradaki diğer meslektaşlarım gibi, en azından kendi içimizde, kulaktan kulağa da olsa bu konuları açabildiğimizden dolayı heyecanlı ve çok mutluyum.
hemen her gün ziyaret ettiğim bu sitede her makale başka bir sıkıntının yansıması. ben de sizlerle bir sıkıntımı
paylaştım. buraya yazmanın sadece yakın arkadaşlarınıza anlatmaktan ne kadar farklı olduğunu diğer yazı yayınlayanlar bilir.bireysel olarak bizi bir noktada tatmin eden bir siteden bence şu aşamada çok fazla geri bildirim bekliyoruz. bu sitenin yayınlanma tarihi ve yahut aldığı hit'lerden bahsetmiyorum. paylaştıklarımız çeşitlendikçe, sayın yılmaz yıldırım gibi bizi çeşitli konularda yönlendirecek insanlar bu siteye ilgi gösterdikçe olgunlaşabiliriz.
üzülerek söylüyorum ki aksi bir durum olur ve erken bir deklarasyon yayınlanırsa temelsiz bu yapı üzerimize çökebilir. heyecanımızla hareket etmeyelim.
örneğin en çok merak ettiklerimden biri, bize destek olabileceklerin ilgisini çekmenin yanında patronların bu sitenin varlığından haberdar olup olmadıkları... ilk hedefimiz patronların bu konuların konuşulduğundan haberdar edilmesi ve tepkilerini burada paylaşmaktır.
bir çoğu ciddiye almayacak,
bir çoğu ilgilenmeyecek,
asıl o zaman heyecanımız bizi nereye kadar taşıyacak bunu görelim.

sevgiler.

isimsiz

9 yorum:

  1. açıkçası ben "henüz ortada bir şey yok, sakin olalım" gibi beklemeci bir yaklaşımın bize bir şey kazandırmayacağını düşünüyorum. biz zaten enerjimizi yaşadığımız sorunlardan alıyoruz ve amacımız da sanıyorum dinamik bir birliktelik. samuel beckett'in ünlü sözü gibi "gene dene, gene yanıl, daha iyi yanıl" diyebilmek gerektiğine inanıyorum!

    YanıtlaSil
  2. Bu konunun henuz erken oldugunu ben de dusunuyor ve yorumunuzu destekliyorum.
    Aksi halde,erken bir araya gelerek 'Demek ki herkes ayni durumda' terapisi(!)nden ve kendi kendimize 'homurdanmaktan' oteye gecemeyiz diye korkmaktayim.

    YanıtlaSil
  3. neyi bekleyeceksiniz tam olarak bekleyen arkadaşlar biliyorsanız bize de söyleyin biz de bilelim.

    YanıtlaSil
  4. Erken oldugu konusunda yorum yaptim. Cunku; su anda bu site sikayet dilekceleriyle dolu bir yer. Kimi ofislerde yasadigi olaylari dile getiriyor kimi de genel calisma sartlarini elestiriyor. Dusuncelerimizi toparlamaliyiz belki. Bu elestiri biraz da sitenin duzeni hakkinda diyebilirim.
    Oncelikle sorunlarimizi basliklar altinda toplamaliyiz belki.. Neden sikayetciyiz? Calisma kosullari!
    -Asgari ucret uzerinden odenen sigortalar,
    -Fazlasiyla mesai saatleri uzerinde calismak, bunun karsiligini cogu zaman alamamak,
    .. gibi maddelerle bu liste uzar gider.
    Bunun disinda, herkesin su anda ya da daha once calistigi ofisler hakkindaki goruslerini ogrenmek istiyorum. Herhangi bir yerde karsimiza cikabilecek sevimsiz durumlar konusunda , herkesin onceden biraz temkinli ve bilgili olmasindan yanayim.
    Herhangi bir toplanti yapma karari olursa, tabi ki ben de katilmayi cok istiyorum. Fakat, bunun icin on bir calisma gerek diye dusunuyorum.Bu calismaya da sitenin duzeninin degistirilmesi ile baslanabilir. Bu siteden daha fazla meslektasimizin haberi olsun mesela, sitedeki sikayetler basliklar altinda toplansin, ben olmasi gerekeni bileyim, olmasi isteneni ve su anda olani da..
    Aklima gelenleri bir cirpida yazmaya calistim. Siteye girildiginde butun paylasilanlari ben okumaya calisiyorum. Ama herkesin bunu yapabildigini zannetmiyorum. Butun gun ofiste yeterince hasar goren bunye, aksam eve gelince butun bu yazilari okuyarak sinirden cildirabilir!

    YanıtlaSil
  5. @1.yorum, tam da çekindiğim mantık sizinkisi. yazılan yazıya alakasız bir eleştiri, sakin olalım denmemesine rağmen öyle söylendiğinin iddia edilmesi. bu konuda gurur yapmazsınız diye umuyorum. zira önce karşınızdakini anlamaya çalışın. yoksa kendi kafanızdakilerden başka hiç birşeye yardımcı olamazsınız, çözüm üretemezsiniz.

    @2.yorum, katılıyorum ve yineliyorum; biz bu terapiyi şu an zaten bu sitede yapıyoruz. bu mutluluk verici.

    @3.yorum, 1. yorumla paralel. yazıyı okuyup anlamaya çalışın.

    genel olarak söylemek istediklerim şunlar;
    -burada içimizi dökmek için "harekete geçtik".
    -en ufak bir birlik olma yolundayken -ki bu sadece aynı duyguları paylamşmış olmanın bütünleştirmesi de olabilir- ilk fırsatta bunun bir güce dönüşmesi bekleniyor.
    -maaşların, çalışma şartlarının, patronların-çalışanların tavırlarını yeni yeni kitlelerle paylaşıyoruz. sonra hemen siyasi parti gençlik kolları kafası geliyor, siz buna STK da diyebilirsiniz. hemen bir tüzük, döviz hazırlama süreci...sonrasında sadece heyecandan, sürükleye sürükleye ilerlettiğimiz bir oluşum.
    -mimarlar odası şimdiye kadar kimin hangi sorununu çözdü bilmiyorum. bu durum bile sanki bu konuyu mimarlar odasına anlatsak çözümde bir etkileri olabilirmiş gibi anlıyorsunuz. bizim değiştirmemiz lazım gelecekse bir şeyleri, emin olun sorunların arasında mimarlar odası da var.

    sevgiler.

    YanıtlaSil
  6. Buluşmanın ve yüzyüze konuşmanın neresi siyasi bunu anlamış değilim şahsım adına. Bi tane adam çıktı mimarlar odası kimliğiyle (eminiz iyi niyetine o ayrı) ortaya bi laf attı herkes onu çıkarmaya çalışıyor derin kuyudan.Kimsenin siyasi bir kaygısı yok bence burada olursa da arada eriyip gider zannımca..

    ben bu tavsiyesel terapileri çevremdeki görmüş geçirmiş büyüklerimden ve aklı benden evvel sevdiklerimden zaten alabiliyorum. Hem beni daha iyi tanıyorlar hem de ben onların gözlerine bakıp konuşabiliyorum- (iki yudum rakı da bahanemiz oluyor bu arada)
    maksadınız terapiyse ve düzen zaten böyle biz kendimizi bozuk düzenin içinde iyi hissedelim daha fazlasını istemiyoruz diyorsanız ya biz yanlış yerdeyiz ya da siz.

    saygılar.

    YanıtlaSil
  7. Kimsenin birbirini yanlis anlamasini istemem. Yukardaki yorumlardan 2. ve 4.sunu yazan benim, aslinda herkesin tabi ki bir araya gelerek bir seyler yapmak istedigini biliyorum, ama bunun erken oldugunu dusunenlerin de, iyi niyetle, ''bir araya gelirsek neler yapabiliriz?sadece bu blog daki sikayetleri sozlu siralamaktan baska -ki bu bile iyi bir sey,eskiden boyle bir platform bile yoktu-'' dusuncesinde olduguna inaniyorum.

    YanıtlaSil
  8. Selam,sevgili meslektaşlar,bu anlattığınız sorunlar ve yaşanılan süreç;şu anda ve daha önce de olduğu gibi memleketimizde yaşanan aynı zamanda diğer mühendislik mesleğini icra eden tüm mühendisleri ve mimarları kapsıyor ne yazık ki!!Ama tüm maaşlı çalışan mimarlar,işsiz mimarlar ve şimdi işi olan mimarlar da dahil hepimiz aynı gemideyiz.Bu yüzden sorunlarımız aynı yani ürettiğimiz değerler çok ucuza gidiyor ve bizler ancak ölmeyecek kadar kazanmayı hedefliyerek,en düşük ücretleri ve sosyal hakları talep ederek veya bize dayatılanı kabul ederek,mimarlık yapmaya çalışıyoruz.İşte bu yüzden uzun süredir çalışmalarını takip ettiğim ve bu ayın sonunda da toplantısı olacak olan ve tam da bu sorunların ve sebeplerinin konuşulacağı bir MİMAR,MÜHENDİS ÇALIŞTAYI var.Bence hepimizin bu çalıştaya katılıp,ne yapabiliriz sorununu ÖRGÜTLÜ bir şekilde sormamız gerekiyor.Sorunlar sanal bir şekilde çözülemiyeceğine göre...29.OCAK.2011,PAZAR GÜNÜ SAAT:14.00'DE ALTUNİZADE,PETROL-İŞ KONFERANS SALONU'NDA YAPILACAK OLAN;''YAŞAMIN YAĞMALANMASINA KARŞI ÇALIŞTAY''konulu çalışmaya ve ondan sonra oluşacak bir YÜRÜTME MECLİSİ ile haklarımızı almamız için yapılacak çalışmalarda görev alalım.Saygılar..

    YanıtlaSil
  9. merhabalar,arkadaşlar sorunları dile getirirken doğal olarak Mimarlar Odası'ndan da bazı sorunlarına çözüm bekliyorlar veya bazı meşlektaşlar;sorulardan birinin de zaten oda olduğunu söylüyorlar..!Bir de siyaset yapalım,yapmayalım çelişkileri var..!!Ama zaten tüm bu konuşmalar ile siyaset yapıyoruz..!! Yapmıyoruz diyen Güzin abla köşesine yazsın bence.!Zira odanın görevleri içinde bu sorunları halletmek yok!Oda ne bir sendika,ne bir dernek,ne de bir sivil toplum örgütü!Meslek örgütlerinin şu an görevi devletin belirlediği yasal sınırlar içinde yine devletin belirlediği görevleri yapmak!!Yani bazan gösterilen ve muhalif tutum olarak da yorumlanabilecek davalar ve basın açıklamaları sizi yanıltmasın,zira yönetim kurullarında sağ veya sol hangi grup ağır ise çalışmalar öyle yapılır,örneğin Anadolu bölgesindeki odalarda yönetimlerin yarısından çoğu gerici,piyasacı yani sizlerin tabiriyle patronların elindedir.!!Neyse moral bozmayayım,benimki sadece yılların getirdiği bir tespit,YANİ İŞ BAŞA DÜŞÜYOR DOSTLAR:!!Örgütlenelim ve bir an önce siyasallaşalım,zira başka çıkar yol yok,kendimizden ve gücümüzden başka da güveneceğimiz bir şey yok...Yoksa ömür boyu böyle sanal muhabbetler ve ağlamalarla geçer ömrümüz...sevgilerimle..

    YanıtlaSil